kahvaltı

Ben yemeklerimi bir pazar gününü ayırıp hazırlarım, haftaiçi makarna-pilav ilave eder, cuma akşamı yemeksiz kalırım.

Cumaları dışardan yerdik genelde ama kemerleri fazlaca sıkmak zorunluluğumuz var bu sıralar, dışarıdan yenmez öyle her hafta. Biliyor musun blog, kipaya 5 hafta oldu Berk ile gitmeyeli, sormuyor da ne garip...Çözdüm ama sen belirliyorsun aslında düzeni... Hadi kıpaya gidelim diyen çocuk, meğer senin zaten gidecek olmam sebebiyle dermiş.Böylece oyuncak da sormuyor, istemiyor. Allah mı yardım ediyor, oğlum hissediyor mu bilmiyorum. Adını anmıyor ya, mahalledeki markete tav oluyor, büyük bir heyecanla alışverişe katılıyor, insanları güldürüyor, bulokoli aldın mı, havuç unutma. Ben bundan tatabilir miyim diye tanıtım elemanlarının sempatisini kazanıyor,sözde tadacak, eğer sevdiyse, mesela sucuk, mesela peynir, hatta karides denedi yeminle, hah işte sevdiyse ikincisini alıyor, turşu mu gördü,koşa koşa gidip elemana  ben bi tadayım diyor... Valla eğlenerek, merakını gidererek, insanları da güldürerek,sebzeleri, yiyecekleri tanıyor ve bir nevi karnını doyuruyor aslında...


Bu hafta bazen atılıyor diye az az aldım herşeyi, sebze çorbası yaptım valla nefis oldu, sağolasın Balböcükleri

Sonra salata malzemesi aldıydım her akşam salata yaptım, üşenmedim havuç salatası da yaptım. Üşenmedim biber közledim. Her akşam hazırlık yaptım, resmen yoruldum ama afiyetle yedik.

Dün akşam, ne yapayım ben bu akşam diye düşünürken, ne sebzem kalmış, ne  ne erzak çekmecesinde makarna. Dedim ki; kahvaltı .Ama bir hamaratlık geldi ya, öyle kolay bir kahvaltı olmasın dedim. Annem sağolsın kek de vardı, yanına ne yapsam dedim, takip eden bilir, üç kez deneyip heba ettiğim pişi denememden sonra kendisiyle ebediyete kadar ayrılmıştık. Geçen gün daha sabahtan akşama ne yiyelim diye düşündüğümden, Devletşah'ın tariflerine baktım, garantili çünkü, ben bile yapabiliyorum tarifleri, arkadaşlarımın beğendiği  kısır da Devletşah'ın önerisi. Bakarken hadi dedim yapar mıyım diye, hamur işlerine de baktım. Pofuduk diye, pişi benzeri bir tarif vermiş.

Veee dün akşam, yaptııııımmm. Oldu anam oldu beeee!!!

Yumurta da haşladım, üç tane. Kişi sayısı kadar. Berk deli gibi sevdiğinden, her markete gidişimizde en az üç beş tane tattığından !!! şeker domates alıyoruz, valla zararlı da olabilir ama alıyoruz artık, onu yeme, bunu içme nereye kadar. Neyse Berk'in önüne tabağı koydum, pofuduk, kek, yumurta, peynir, şeker domates...

Anneeeeee, halikasıııınnn, ye güzel yemek bu !!! dedi.

Gülümsedim, bazen çocukken annem de akşam yemeğine kahvaltı hazırlardı, çok sevinirdik. Kahvaltı ya kahvaltı, ama mutluluk verir...

Bizim menüde, kereviz salatası da vardı. Yumurtaları servis tabaklarına koydum, diğer getirelecekleri almak için mutfağa gitim döndüğümde, tabağımdaki yumurta yoktu. Kafamı çevirdim Berk'in tabağında yarım yumurta. Benimkini yutmuş, kendininkini yarılamış. İyi dedim Murat'a ayırdığımı ikiye kestim bize bölüştürdüm. genelde fedakarlık yaparım ben yemem ama zaten canım isteği için yapmıştım. Tekrar mutfağa gittim geldim anaaa yarım yumurta da yok. Yuh dedim ya, babasınınkini de ,bunu yicen mi diye aldı. Üç yumurta yedi !!!

Şimdiii niye anlattım bunları,  biz akşama ne yesek ya ,bir diyiverin hele...