1 Mart 2012 Perşembe

oradan buradan -dokuz-

Berk düzeldi sevgili blog. Dün evdeydim, bir kez daha tüm gün çocuğuna kendi bakan anneleri saygıyla,sevgiyle kucaklıyorum.

Yapışmak ne demek, dün yine gösterdi Berk bana, aman iyi olsun da diyorum ancak boğulmak ne demek yine ve yine yaşadım.

Dün gündüz sağlık olarak, boğulmanın dışında ben iyiydim. Aklımda hep akşam nasıl kaçsam da izlesem Kuzey'i diyordum. Akşam Murat aradı, geldim evin önündeyim, hiç iyi değilim, annemlere çıkamayacağım dedi.  Haydaaa lan eve gidiyorum ama Kuzey'i yine izleyemiyeceğim dedim içimden. 



Neyse ki canım aşkım sadece yattı, bir nane limon, bir termofor ile kendine geldi. Ben de Kuzey'i izledim. Tam sırasında, denyo, gerzek, Allahın cezası Güney efendi, meyhaneye geldi, amanıııın, midem gurul gurul. İshal başladı bende de. Azmettim, hayatta kalkmadım yerimden,zor tutup, izledim sahneyi.Sahneye kendimi veriyorum ama kasmaktan bi tarafımı heyyooo diye bağıramıyorum. Dayanamadım, biiiip işte, gördün müüü biiip dedim,insan bağırırken, bi tarafını da kasamıyormuş onu da öğrendim, aman dedim en fazla koltukları değiştiririz,ucundan döndük.

Ulan bir reklam vermediler, o heyecanlı sahnenin arasında insan reklam vermez mi, ben de doyasıya hoplaya sıçrraya sevinirdim neyse geceyi tuvalette geçirdim ama her saniyesini izledim Kuzey'in. Termofor için hadi sıra bende oynadık Murat ile. Ben hiç size salak olduğumu söylemişmiydim, evde reflor var, Berk'in ya,içmiyorum, içirmiyorum.Sabah okudum tekrar, baktım pediatrik değil, cemil cümle içebilir. Tüm geceyi tuvalette geçirdikten sonra sabah bir dozda sonuç süper:) Hehee yeminle koltuktan oluyorduk, reklam girmese,pantolon falan umurumda değil.

Bir gece önce de, Berk'in duygularını ifade durumunu,öğretmenin yazdığını, kurdum, kurdum, kurdum. Hayalimde bir adam gibi sordum, bir içimdeki önlenemez mahalle karısı tavrımla,kısaca panter anne de denilebilir. Hayalimde okuldan bile aldım Berk'i. Onunla ilgili yazı bile yazdım bloga hayalimde.Arıza ve maraza bir tipim, biliyorum.

Sabaha karşı sızmışım. Sabahın 08.30 'unda ev telefonu çaldı, annemlerde kalmıyoruz, biz de her an tuvaletteyiz diye, Berk rahat uyusun, annem uyusun diye. Annemdir diye açtım. Aaa, Berk'in öğretmeni. "Nil Hanım yalnış anlaşılma var" diye arıyor. Kendime pes dedim, telepatiyle sabahın köründe arattım kıza kendimi.

Efendim ben yanlış anlamışım !!!! Berk duygularını ifade edemiyor derken, tabi ki sevgisini, kızgınlığını, hoşlandığını ifade ediyormuş okulda da, ancak istemediği birşey olunca, istemiyorum demek yerine ağlıyormuş.Bu da duygularını fark edip, ifade edememekmiş.

Haydaaa dedim, ben bunu okula söyledim aylar önce, normal bu sizi deniyor dendi. Ağladığında sergilemem gereken tavırlar söylendi. Uyguluyorum zaten. İlla nedenini söylettiriyorum ama yine aynı dediğimde, yaşı gereği dendi dedim. Ama on kez okusam bu gelmezdi aklıma dedim, zaten bu yazıyı kim okusa benim gibi anlar dedim. Karşımda genç, idealist, güzel, bi de oğlumun aşkı olunca, ama şundan şöyle, bundan böyle deyip pek de yazdığında yanlışlık görmese de, pardon dediği için, canım benim oldum:) Napayım ben öyleyim, çabuk kırılır,gece uyku uyuyamaz ama karşımdaki benim tavrım yüzünden üzülür, üstelik bir  de üstüne hesap vermek zorunda kalacaksa diye, kıyamam.

Neyse uzatmadık. Siz çözeceksiniz, evde ben uyguluyorum zaten dedim. Bir de sordum, istemediği şey, resim yapmak mı diye, evet dedi. Hadi resim yapıyoruz dediğinde öğretmeni, Berk başlıyormuş ağlamaya, tamam git orada ağla, ağlaman bitince gel, ne istediğini söyle diyormuş. Ağlayıp, geliyor, ağlamam bitti diyormuş. Resim yapmak istemiyorum diyormuş tamam diyorlarmış ama bakıyor arkadaşları yapıyor o da katılıyormuş.

Her seferinde Berk'e ağlamadan anlat derdini diyorum zaten. İsteklerini ifade ediyor, istemediklerini ağlayarak anlatıyor. Sanırım karşısındakinin net tavrını yıkamayacağını ve en iyisi baştan ağlayayım durumunu seçiyor. Bazen o kazanıyor duruma,mekana ve o an ki ruh halime bağlı, bazen on numara anne tavrımla, tane tane konuşarak, sabırla ikimizin de hoşlanacağı yolu seçiyoruz. Bazen benim dediğim oluyor tabi benim dediğimin olması; sabırsızlığım, sinirlerimin bozukuğuyla mıçımı yırtarak bağırmak ve Berk'in krize girmesi oluyor. Konular da, uyku, uyku, uyku. Yatmıcam, kalkmıcam.Ha bir de el yıkama, diş fırçalama. Gerçi bize ağlamadan önce hayır diyor ama öğretmenine hayır demeden ağlamaya başlıyormuş.

Resim yapmayı sevmiyor ama matematik dersinde ikinci olmaya dayanamıyormuş. İyi işte durum ortada demek ki. 5 yaşında mı, 6 mı, hükümet değişirse kaç yaşında başlayacaksa ilkokula, şu resim sorununa öyle çözüm buluruz. Gidişata göre belki de ilkokul kalkar, dert etmeye de gerek kalmaz.Belki hükümetim, zaten resim dersini de kaldırır, bak bu konuda tam destek benden :P


Bırak onu bunu arkadaş, bunlar halledilir :P Kuzey'im nasıl g... etti ama gerzeği, oohhh içimin yağları eridi, sabah Murat soruyor çünkü, fragmanı izlerken, epey bir biiiiip demiştim,merak etmiş. Anlattım son sahneyi, elin taksicisine bölümü baştan yaz, bize sadece es geç dedi. Okuyor lan bu beni, anlatmadıydım çünkü, ne anlatçam ki:))

Zaten dün akşam, senin ki beğeniden öte bu herife dedi. Amaaaan ishal onun algısını bozdu herhal :P  Allahım bu yaştan sonra kocam kıskanç olmasın nooooluur, ben yine izleyeyim Kuzey'imi. Karışmaz zaten izlememe, işi olmaz ama gıcık olup yardımcı olmazsa ben gözümü kırpmadan izleyemem. Ben esmer severim demişmiydim:)


Bu sahne, benim içimin yağlarını eritti,kalbime su serpti, sonunda dedim sonunda, oh dedim yahu, ohhh, bir de anasının "pişmanım" dediğini duysam çok rahat edeceğim. Oh beee demiş miydim ? :

21 yorum:

  1. nasıl bir yazı bu arkadaş!
    aşk, kıskançlık, eğitim, tuvalet edebiyatı aklıma gelmedi şimdi her şey var.
    yani bir yeri okuyorum, hoop birden hüzün basıyor her yanımı.
    Koltuklara bir şey olmadığına mı sevineyim, fazla naz aşık usandırır diye, Berk'in her resim yapmadan önceki zırlamasına mı üzüleyim, senin hükümete olan yakınlığına mı kızayım, vallahi bilemedim:)
    ama şu varki gerçek. seni okumayı seviyorum.
    taksiciye de ayrı bir güldüm:)
    dizi gibi oldu senin potsların:)

    YanıtlaSil
  2. hypo :))) aynenn nereye ne yazıcam bilemedim...:)))

    berkim iyi ona cok sevindim..
    sana ve murata geçmiş olsun..
    öğretmenine dicek bişey bulamıyorum kıvırmıs gibi geldi bana..
    kuzey guney izlemiyorum.. bizde dizi yasak duhan bizden beter izliyor çünkü..
    ağlayarak ifadeye gelince de duhan 9 yaşında olacak huylu huyundan vazgeçmez misali hala ağlar bişey istediğinde olmassa yada istemediği bir sey olduğunda.. ne yaptıysam vazgeçiremedim.. öğretmeni çabalıyor şimdi benim yerime:))

    YanıtlaSil
  3. Nil yeminle allak bullak oldum okurken. yaw bacım bu da bir sanat heralde. daldan dala.

    hangi çocuk ağlamadan istemediğini dile getiriyor allah aşkına. yemesin o öğretmen bizi.

    bu arada sen kuzeyi göz kırpmadan izlerken berk nerede?
    vallahi dün ben korktum kuzeyden. o araba kullanırken ki gizli bir bakışı vardı 2-3 sn. o nasıl bakıştı öyle.
    Yalnız o Güney beter olsun. Haa bir de Simay salağı var. ben çok takip etmiyorum dedim ya sayende başladım. O sümer dangalağı mı ayarladı evi?kulaklarını çınlattım durdum dizi boyunca.

    bir de tonga olayı yerine seçtiğin kelime bomba :D

    YanıtlaSil
  4. Cüneyt; hahaa hükümete yakınlığım derken şimdi anlamazlar izmir dışındakiler alt metnimi:)))))))

    Benle muhabbette böyledir ama, başladığın konu ile bitiremezsin:)))

    teşekkür ederim:)))

    YanıtlaSil
  5. vaaay Özge hanımcımm, sizi anında aramızda görmek ne güzel:))) ohooo çok beklyeceğiz ağlamasın diye demek ki:))

    YanıtlaSil
  6. Adaşım, allak bullak olduğundan kaçırmışın Berk ananede:))))

    Herşeyi anlatıyoruz kardeşim alla alla:))) Tabi daldan dala olacak, şöyle sakin bir şekilde yaşayamıyoruz ki:)))

    Ferhat o bence, bir yerden sokacaklardı ya böyle konuya dahil oldu yine:)))

    YanıtlaSil
  7. vallahi takipteyim okuyorum ama yazmak imkansız gibi bişey artık.. bugün noldu bende şaşırdım:) hem yorum yazıyorum hem post:D

    optum siziiii..

    YanıtlaSil
  8. Aaay, Nil, o kadar güldüm o kadar güldüm ki Berk' i anlattığın paragraflara konsantre olamadım. Bi daha okuycam.
    Öldürdün beni yahu, bak doğurursam karışmam gülerken :)))) Çok şekersin sen ya...

    YanıtlaSil
  9. Nilcim öncelikle geçmiş olsun ikinize de. Umarım şimdi iyisinizdir. Dizi hakkında bir yorumda bulunamayacağım çünkü izlemiyorum ama dizinin fanatiği olduğun için sen ne dersen haklısın arkadaşım. Bizimki de istediği bir şey olmadığında ağlıyor, kendi haline bırakıyorum ağlayıp geliyor sonra başlıyor oyuna, canı istemiş demekki. Seni ve Berk'i kocamaaaaan öpüyorum, siz çok yaşayın emi:)

    YanıtlaSil
  10. Nil beyin fırtınası geçirdim resmen:)kim ishaldi,kim üşüttü,taksi şoförü kim,ben neredeyim:)))
    Ama senle aramız bozulacak demedi deme:)resim dersi kalkarsa benim kız yandı vallahi:))
    Öperim o ağlak oğluşuu

    YanıtlaSil
  11. nil öncelikler berkin iyi olmasına çok sevindim.. sana, ve anladığım kadarıyla eşinde rahatsız ona da geçmiş olsun dileklerimi sunuyorum..
    yine soluksuz okudum yazını.. ay yoruldum yemin ederim.. bu ne enerji..
    o son sahne beni de mest etti.. güneye bir sürü kötü kelimeyi söylerken yakaladım kendimi.. utandım biraz.. ama ohhhh canıma değsin..

    YanıtlaSil
  12. Renk; aman diyim aman diyim:))))) Gülmene sevindim:)))))))

    YanıtlaSil
  13. Fadiş; çoook teşekkür ederim, aha işte haklıyım di mi:))) Ben de öpüyorum sizi kocaman canım benim:)

    YanıtlaSil
  14. Gülay, aaa seni mi kıracağım, hayatta bozulmaz aramız, madem Talya seviyor resim yapmayı, bu konuda da desteklemem :)) hükümeti olur biter, Talya'm üzülmesin,kıyamam. Hem belki bizim resimleri de yapar di mi ama:)))

    Şimdi ben kendimi sürekli takip ettiğimden :P benim kafam karışmıyor ya, ne bileyim hala okuyorum yine karışmıyor ama herkesi karıştırmışım aferin bana, aman bizim köyün delisi tadında okuyun kardeşim, biz yaşarken öyle yaşıyoruz çünkü:)))

    YanıtlaSil
  15. Sevgi:)))))naif ve kibar arkadaşım bir de utanmış, ben tongaya düşürmek yerine ki gelmedi aklıma direkt argo konuştum, ama ben utanmadım,senin farkın hanfendiliğin:)

    YanıtlaSil
  16. kuzunun annesi1 Mart 2012 15:15

    İyide sevmedikleri şeyler karsısnda aglamalarıda bu yas grubu için iletişim sekli degil mi zaten . Ne bekliyorlarki.Herseyi büyümüşte küçülmüş edasında tane tane konusarak anlatmasını mı?

    Ela da bazen cok mızmız olabiliyor istemediği bir sey konusunda , bana gayet dogal geldi . Resim yapmaktan oda cok hazetmiyor , bizimkide sıkıldım diye yarım bırakıyormus, ögretmeni biraz sikayetci ama napayım arkadas . Eğlenceli hale sokup katılımını saglamakta benim degil senin işin diyemiyorsun ..


    Amannn bosver , sen bak işine takma kafana yaa..

    YanıtlaSil
  17. Berkin iyi olmasına öncelikle çok sevindim ve size geçmiş olsun diyerek bu cümleyi noktalıyorum.

    Yanlış anlaşılmanında düzelmesine sevindim.Eray da ara sıra istemediği konusunda hemen ağlamaya başlar:))Ne bilim bu konuda sizin öğretmen söylene kadar sorun(!)olduğunu farketmedim..

    Resim dersi lütfen kaldırılmasınnn oğlum çok sever...

    YanıtlaSil
  18. Hayatım, zaten sebep bu olunca takmadım, demek istediklerini net anlatsalarda en baştan, evet dikkat ederiz der geçerdim ama duygularını ifade edemiyor demek Berk'e haksızlık oluyordu. Yedirmem bilirsin:)))

    YanıtlaSil
  19. Ayla, teşekkür ederim:)

    Hala daha sorun mu ?? diye kafam karışsa da, evet ağlıyor, ağlama diyoruz, ağlamadan konuş diyoruz,ama Eray, Ela, Berk yapınca yaşıtlar!!!! Normal buluyorum. Bunu çocuğumun eksikliği gibi göstermek yerine, "ağlamadan ifade için çalışıyoruz gerçi yaşı için normal" denmesini beklerdim. Bakalım çalışsınlar, çalışalım, keserse ağlamayı sana bildiririm ,neyse bu sihirli yöntem tabi , "ağlamadan söyle çocuğum" diyorsun direkt ağlamıyor, hey yavrum hey !!!sanırım 6 yaşında keser gibi geliyor:))

    YanıtlaSil
  20. Nilim bir günde iki post yazılır mı bak kaçırmışım ben bu güzide yazıyı :(
    Ben sana demedim mi öğretmen çok eften püften bişey diyecek diye, Berk 3.5 yaşında değil mi? Bu yaşta bir çocuğun istemediği bir durum olduğunda ağlamasından doğal ne var ki? tabiki ağlamadan söyletmek için neler yapılabilir diye düşünmeli ama yani bunu bir olay haline getirmemeli, kusura bakma şekerim oğlunun aşkı da olsa hatalı öğretmen bu mevzuda, daha açık ve doğru şekilde ifade etmeliydi Berk'in durumunu sana.

    Ayrıca ben çok karşıyım okullarda tüm çocukların aynı anda aynı şeyleri yapmasına, montessori yöntemini bilir misin(hocalık yanım geldi yine), orda hangi çocuk canı ne yapmak istiyorsa onu yapar, üçü resim yaparken, ikisi film izleyebilir mesela, bir tanesi de uyumayı tercih eder belki o sırada, istanbulda var böyle eğitim veren yerler ama uçuktur sanıyorum ücretleri de, izmirde var mı bilmiyorum ama onun yerine sen istemiyorsa resim yaptırmayın oğluma diyebilirsin bence :) hoş seninkinde hırs var, onu dahi yapıyormuş sevdiği halde :)
    ben çok yazarım bu post üstüne ama maille devam edeyim en iyisi :)
    bu arada anladım ki benim suçum yok Ülker'in doğumunda, kız nasıl dursun bu postu okuduktan sonra :)

    YanıtlaSil
  21. Esracığım, okul hakkında çok yorum yapmamaya dikkat ediyorum stop, öğretmen canım benim stop, öğretmenimiz canımız hakkında yazarken kesin aklım başımda değildi :P stop.(tırsak ana yorumu, bir tanıdık çıkarsa falan diye, tanıdık iyi yorumlarımı okusun bak ayıp olur ona göre :P )

    montessoriyi bilmezmiyim ama bildiğim Türkiye'de tam anlamıyla uygulanmadığı, kafalarına neresi yatarsa şeklinde uygulanıyor duyduğum bildiğim, tabi ki vardır en yakın uygulayanları ama dediğin gibi uçuktur fiyatları zaten bu akım ile eğitim alanın, hayatı boyunca aynı eğitim tarzı ile devam edebilmesi imkan olsa keşke.

    neyse haydar haydar diyorum, kimeee ne :))))

    YanıtlaSil