13 Ocak 2012 Cuma

feysbuk

Bahsetmişti,televizyona çıkacağım diye,ama tesadüfen öğrendim bugün olduğunu,evde olduğum için izleyebildim.İnanılmaz heyecanlandım, heyecandan fotoğraf çekmeyi bile akıl edebildim.

Sabah uyanınca,hiç adetim olmadığı halde facebooka baktım, duyurmuş Hülya, 09.00 da yayındayım diye,bugün evde olduğumdan izleyebildim. Heyecanlandım,güldüm,sevindim. Anne diye bir program, tespitlerini sundu, uzmanlar vardı, beslenmeden, betadan, domuz gribinden falan bahsedildi her birinde söyleyecek lafı vardı arkadaşımın,gurur duydum.

Telefonumdan fotoğraf yüklemeyi de denedim ve başardım. Sonra facede gezinmeye devam ettim. Benim sayfamda "Ailem" diye birşey var ve iki hareket ? Ne ki bu dedim, ailemde Murat var ve etkinlikleri, o eklemiş olabilir aileme,ya da ben, hatırlamıyorum bile. Bizim şifrelerimiz bile birbirimizdedir. Her şeyimizi biliriz. Yani ben öyle biliyordum !!!! Birini eklemiş, fotoğrafı var. Tanrım ben bu tipler yüzünden girmiyorum ki facebooka. Hani ben buradayım,güzelim, hani istersen ne istersen tipler vardır ya profil fotoları bana bunu anlatır. Onlardan işte.

Aradım, kim lan bu Burcu dedim ???

16 -17 yaşındaydık biz birbirimizi lisedeyken tanıdığımızda, arkadaşlarımızın çıktıklarıydık. Dost olduk çok iyi iki dost. Senelerce her mutlu ve acı günümüzde biz vardık. Asla dostluktan öteye geçmedi hareketlerimiz. İçimizde biryerlerde acaba diye düşündüğümüzü seneler sonra geç de olsa itiraf ettik. O evliliğin eşiğinden döndü, hala içim sızlar hatırlayınca, üzülürüm üzüldüğü günlere,ben de çok sevmiştim nişanlısını. Ayrılınca büyük aşk acısı çekti. Ben Antalya'da okuyordum, ailecek de görüştüğümüzden, hep anneme gidip dert yanmış. O üzgün diye, atladım otobüse geldim. Omuzumda ağlasın diye, benim onun omuzunda kaç aşkımı tükettiğim,ağladığım gibi. Hep dost olduk, birbirimizin bilmediği nanesi olmadı hayatta. Uyardık, kızdık, ağladık,sevindik hep dost olduk. Ama asla açılmadık birbirimize bir yerlerde kendimizden bile sakladığımız duygularımızı anlatmadık. Ben bir evlilik bile tükettim. Kazığı yediğimde,  annesinin ve onun evinde kriz halinde omuzunda ağlıyordum. Onun evi ve benim evim, dost kucağıydı. Tükettiğimiz ilişkilerin ardından dört sene sonra, "artık zamanı kaçırmak istemiyorum" dedi,nihayet evlendik.

İstemeye geldiklerinde annesi,babam ve annem bile nihayet dediler. Zamanı varmış. O benim,diğer yarım. O benim içim, dışım. O benim oğlumun babası. O benim hem en kızdığım, hem en sevdiğim. 22 senedir hayatımda hep en özelim, 22 senedir kıskanmadık birbirimizi,her bokumuzu bildik  çünkü. Ondandır yanında Ezel, Kuzey diyebilişim, mektuplar var üniversite yıllarındaki sırlarımıza ait. İnsan karısının kocasının haltlarını bu kadar bilmez. Biz biliriz. O kadar açığızdır, neyi saklayacağız. Bizim tükettiğimiz ilişkilerin fotoğrafları bile albümlerinde var,duruyor poşet odasında. Yaşadık ki, neyi yok edelim. Asla ama asla kimseyi kandırmadık, ihanet etmedik. Duymuşlarsa o gidenler evlendiğimizi, biz kimsenin arkasından iş çevirmedik.

Bugün öğlene kadar, facebooka girine kadar herşeyini biliyordum ben Murat'ın.

N: kim lan bu Burcu ?
M: fotoğraf kursundan
N: gitme o zaman bir daha kursa...

22 yılın sonunda ilk kez herşeyini bildiğim, kiminle ne yaptığını satırı satırına bildiğim sevgili kocamın, fotoğraf kursunda o Burcu ile ne işi var, pis şipşakçı. Demiştin bir gün gelir sen de kıskanırsın, aha mutlu ol, öldüm hasetimden. Sen  bir halt yemezsin, ben senin ciğerini bilirim, ama benim bilmediğim birşey oldu, ben kıskandım.

25 yorum:

  1. özge bu posta yorum bırakamadı. iyi günler :P

    YanıtlaSil
  2. ahahha , ilahi , ben napayım benim kocam %80 ihatun olan bir iş kolunda calısıyor ..

    YanıtlaSil
  3. ben sana bi ara bi feysbuk anımı anlatayım unutturma:P

    YanıtlaSil
  4. Özge ; aslında destan yazmissin ben anladım saa daa eyi günler :)

    Hayat; mesele karsı cinslerle çalışmak degil yeğen , mesele o cinsle facede arkadas olmak:)

    Yeliz; merak ettim be şimdi :)

    YanıtlaSil
  5. Bak bu yazı ilginç oldu ben de bir anımı anlatayım da gülün o zaman:)
    not:İyi yapmışsın.

    YanıtlaSil
  6. Mesele karşı cinsle çalışmak değil diyorsun ama bak sana bir hikaye anlatayım da gül biraz.
    Eşimle aynı iş yerinde çalışıyoruz, üretim planlamaya yeni bir stajyer damlıyor, uzun kıvırcık saçlı kızıl bir hatun, çıtır mı çıtır. Öğle yemeklerinde bir araya geliyoruz, havadan sudan konuşuluyor yine bir gün yemekte tıkınmakla meşgulken şu veciz sözler dökülüyor hatunun dolgun dudaklarından: Üretim müdürünü çok beğeniyorum, karizmatik buluyorum uzun gri saçlar çok yakışıklı, ne kadar kibar biri acaba evli mi bilen var mı? Ben yemeği ağzımdan püskürtüyorum, muhasebe bölümünden bir arkadaş güzelim senin hayran olduğun kişinin eşi tam karşında oturuyor diyor:) Tabi bizim güzel kızımız önce donuyor ardından kıpkırmızı oluyor, şey yanlış anlaşıldım galiba, demek istediğim ne iyi biri üretim müdürü:)

    YanıtlaSil
  7. hehehe kskandin dimek...
    oeprim ve fotolar icin tekrar tesekkurler

    YanıtlaSil
  8. Fadis;harbi komikmis:))) ayrıca ne sinir bir durum hahaa durumu kurtarma cabası da içler acısı :))

    YanıtlaSil
  9. Hulya sayende neler öğrendim:))) ne demek be ben senden daha heyecanliydim:)

    YanıtlaSil
  10. Ben de seni seviyorum Renk'im:)))

    YanıtlaSil
  11. Hiç hazetmesem de kıskanç biriyim ben de ama öyle senin gibi bir kere değil onca senede, hiç olmadık durumlarda bile kıskançlık krizine girebiliyorum çirkefce. İçime atsam daha beter dolup patlıyorum ertesinde. Zaten sevgiliye/kocaya strateji geliştirenlerden olmadım hayatımın hiçbir döneminde.
    Ne ben çirkinim, ne de kocam çok yakışıklı, bilmiyorum bu duygunun temeli neyle alakalı. Belki insanlarda kalmadığı için ahlak kavramı. Neyse, bizimkinin o malum sitede hesabı yok sanıyorum bu sebeple :) Ama çok rahat oluyor böyle :) Çok iyi anladım ben seni be canım ama sürekli olmdığından kocanın hoşuna dahi gitmiştir sanırım :)
    Gitmesin bence de kursa :) sizin hikayeniz de pek güzelmiş bu arada.

    YanıtlaSil
  12. Esra kıskanmak bence kotu degil hayatı kendine ve karşındakine dar etmedikce evet normalde kıskanmak ve ben yan yana değiliz ama her insan gibi icimde bir yerlerde var o duygu evet aynen hosuna gitti esimin :)) Kurs bittiydi ama ikide bir gezileri var foto çekmek icin hatta Mayıs ayında ileri seviyesi de varmış daha da takmam artık ben diyeceğimi dedim gerisini kendi bilir
    Ayrıca ben de cok guzel değilim esim de dünya yakisiklisi degil ama sevmisiz adabına uymak lazım di mı ama :))

    YanıtlaSil
  13. face hesabım var girmem.
    şifresini eşim bilir.
    o benim yerime düzenler.
    çocukluk arkadaşım vardır benim kız.
    aynı apartmanda büyüdük, ben üniversitedeyken onun evine gider kalırdım. büyüdük hala konuşuruz.eşim de bilir onu ama muhabbete girmez.
    kıskanıyor mudur acaba?

    YanıtlaSil
  14. Nil;
    bağlantı adresin görünmüyor,sen eklediğin zaman bağlantın görünmediği için bloggerlerin sayfana ulaşması imkansız.Ben seni bildiğimden kolay ulaştım.

    Ben kıskanınca eşimi cimcikliyorum O da ahh diyor:))

    Kıskanmak güzel şey:)

    YanıtlaSil
  15. hypo,
    amma yaptın ha:))) kadınlar kimin tehlikeli olduğunu bilirler,kıskanmıyordur:)

    YanıtlaSil
  16. domatessuyu; hah hiç de anlamadığım şey, kurcalayayım ne yapmam lazım acaba?

    iyi yöntemmiş aklıma geldikçe cimcikleyeyim:)))

    YanıtlaSil
  17. 200. İzleyiciyi hep merak ederdim.Burnumun dibindeymiş oysa.

    nasıl yapıyorduk tam hatırlamıyorum.
    Ben teknoloji özürlüyüm.
    Bilgisayarda bir blog yazmasını biliyorum:))

    YanıtlaSil
  18. :)))

    200.izleyici mi oldum, hepsini takibe aldım:)

    ben de bilmiyorum ki,dediğin ne onu bile anlamadım,anlayan ve bilen biri yardım etse ne iyi olur:)

    birgün bir yerde oturursak karşılıklı, 200. izleyici olarak çay içelim ben bergamutlu istiyorum:)

    YanıtlaSil
  19. Nil;
    heheee benim olduğum her ortamda çay muhabbeti olur.
    Bergamutlu ben de severim.Demli olsun çaylar ve şekersiz.

    200. izleyicim olman şerefine:)

    Evet bilen birileri vardır ve burayı okuyordur.
    Lütfen yardım edin:))

    YanıtlaSil
  20. Aynen şekersiz:) Ateş nöbetinde keşfettim çocuk gibi sevindim,seni okuduğum her yerde çocukluğum da geliyor benimle,bir de benzer zevkler çıkınca yine seviniyorum,öyle işte:)

    YanıtlaSil
  21. Aslında pek ele vermek istemiyordum kendimi.Ama bende biraz saflık vardır her daim.
    Pek normal birisi olduğumu söyleyemem ama zararsızımdır:))
    Bende senin yazdığın içinde kibir olmayan samimi ,temiz yazılarını seviyorum.
    Sanırım ben İzmirlileri çok seviyorum Nil:)

    YanıtlaSil
  22. Domatessuyu,
    ben de seni seviyorum,yaşasın İzmirliyim:))(ankarada doğmuşum ama)

    çözdüm bu arada sana yorum yapan birini izlemeye aldım, orada bağlantı ver diyor verdim:)

    Ayrıca normal olmadığın için belki de bu kadar seviyorum seni:)yürekten yazıyorsun yorumlarını ben sesini duyuyorum, düşlerini seviyordum, satırlarına başladım artık.

    Ne garip yine Hypo'da keşfettim:)

    YanıtlaSil
  23. Hypo'nun blogunda en fazla beş yorum yapmışımdır,onda da yakayı ele verdim:)
    Hypo'da iyi bir baba:)

    Ama garip olan nedir onu tam anlayamadım:)

    Sanırım Deniz'den bahsediyorsun.
    ÇÖZMEN İYİ OLMUŞ.
    BEN SENİN BU KADAR SAMİMİ YAZARKEN İZLEYİCİ SAYININ AZ OLMASINA ŞAŞIRIYORDUM.SEBEBİ BELLİ OLDU:)

    SEVGİYLE nİL..

    YanıtlaSil