22 Eylül 2011 Perşembe

İç döküş...

Efendim hayırlısı olsun,nurtopu gibi bir sorunumuz var.Üç gün önce başladı,ısrarla devam ediyor.Okuldan ayrılırken,kendisine ait olmayan ayakkabıları giyiyor ve benim diye ağlıyor.Bugün Berk ile konuşma yapıp,bu konunun üzerine düşecekler.Gelişmeler daha sonra bu blogda!!! Bir bilgi daha;başkasının ayakkabısında mater,miki fare gibi karakterler yok!!! Nedir cazip gelen anlayamadık.Hele ki ben, bunlar kimin dediğimde,ısrala benim demesini,değiştirince kendi ayakkabılarına benim değil diye ağlamasının çözümü bugün okulda:)))


Okulda kendi ayakkabılarını kendileri giyiyorlar,kendi çantalarını kendileri topluyorlar.Evet okul Berk'i ve bizim evin Berk'i iki farklı kişilik.Tamam benden de kaynaklanıyor ama "anne,sen giydir" dediğinde,bu onun hakkı diye düşünüyorum yani bana kapris yapma hakkı.

Genelde sabahın köründe Berk'in seçimi olmadan,zorunluluk sebebiyle okula giderken,kurallar böyle demek vicdanıma ters geliyor.Sabahın yedi buçuğundan,akşamın altı buçuğuna kadar,gayet kurallı ve uyumlu olmak zorunda.Herşeyi kendi yapmak  ve ortalığı toplamak zorunda.Ben de sınırları çok aşmadan evde biraz daha rahat olmasına izin veriyorum."Tabak getir" dediğinde getirmeyip,"tabak getilil misin anne" dediğinde getiriyorum.Okulda kendi almak zorunda.Bunun ayrımını biliyor.Buna erkek analarının "erkekim" yaklaşımı falan şeklinde bakmıyorum.

Yeri geldiğinde evde de kendi işini kendi yapıyor, bana yardım ediyor.Ben sadece empati yapıyorum.Nasıl eve geldiğimde ayaklarımı uzatmak ve herşey ayağıma gelsin istiyorsam,Berk'in ayağına gelmesinde sakınca görmüyorum.Ayağına gelen de,su ve süt gibi şeyler.Yemeği de bir zahmet ben yapacağım tabi,Allahtan okulda da yemek ayağına geliyor.

Çünkü okul yıllarımda annem ev işleri ile beni sorumlu tutmazdı.Okuldan gelir,biraz tv izler,yemek yer,odama çekilirdim.Ama bazen hayatın zorlukları  olurdu,toz almak,elektrik süpürgesi tutmak,bakkala gitmek gibi.İş bölümü yapardık kardeşimle.Ben azılı bir manyak olduğumdan kandırırdım çocuğu,hep bakkala ben giderdim,o küçücük elleriyle toz alırdı.Hala temiz ve düzenlidir.Ben hala görünen yerlerin tozlarını alırım.Berk de, benim gibi mi olur benim yüzümden ?

Uzun lafın kısası,Berk erkek diye,toz almayacak değil,oyuncaklarını toplamayacak değil.Babasını balkon yıkarken,elektirk süpürgesi tutarken görüyor yani bunları öğrenmeyecek değil.Ama en azından daha küçük olduğu için yapmama hakkı var evinde,oyuncaklarını toplamamak ve tabağını ayağına istemek gibi.İsteyen eleştirsin beni,vicdanım bana bunu söylüyor.Tamam kıyamıyorum ama Berk'e kötülük yapmıyorum.Yazıyla anlatırken tablo;kuralsız bir ev gibi gözüküyor olabilir.Değil!!! Yapıyor bunları ama yapmama hakkı var.Okuldaki gibi zorunda değil.Bana suyumu getili misin deyince,ben git odandan al diyemiyorum.Okulda susadım deyince,git yerinden al diyorlar.Zaten susadım bile demiyordur artık.

Cumartesi okulun,ege parkta tanıtım günüydü.Biz de gittik.Tabiyki Berk mutlu oldu,sevdiği bir mekanda,sevdiklerini görmeye.Nasıl bir göz varsa;öğretmeninin evine aldığı ve çantasının yanına koyduğu içinde muz olan torbayı gördü ve üç tane muz yedi.Daha doğrusu ben alış veriş yapıyordum,babası yanındaydı.Ben üçüncü muz sırasında geldim şaşırdığım üç muz yemesi değil zaten meyva denilince bu normal Berk için.Elma iki tane yenir,portakal iki tane,mandalin elinden almazsan en az beş tane,evde de,okulda da.Şaşırdığım,muzu kendisi soyuyor!!! Neden? Çünkü,öğretmeni yanında.İşte tam bu sırada çelişmiyor değilim,muzu ben soyduğum için,soyabildiğini bilmiyordum.Bebek muamelesi mi yaptığım,yok yok değil.Acaba? (Bu arada öğretmen bu durumu gelenlere sevinçle anlattı,meyva canavarıdır,nasıl yer diye,öğretmenin muzunu yiyerek okulun reklamında katkımız oldu,her okulun aynı şartlarla çocuklara yedirmediğini düşünürsek:)

Yani öyle işte...İnsan evinde huzur bulur,mutlu olur,işyerindeki gibi olmak zorunda değildir,Berk de okulda olmak zorunda olduğu gibi olmasın.Hayatı boyunca çok zorunluluğu olacak zaten.Düzenli olmaya gelince,ben düzensiz olmanın zararını görmedim hiç,evde tabi:))) Çok güzel yaparım ayrımını,iş yerinde beni düzenli sanıyorlar,eve geldiklerinde de anında temiz ve düzenli bir ev görüntüsü sergilerim.Şimdilerde Fatma evi temizmiş gibiden kurtardı.Sağolsun.

Berk valla ister temiz ol,ister olma.Bulursun dengini sen de benim gibi,su akar yolunu bulur.Amaaan şu an zaten başta yazdığımız sorunumuz var,Allah başka dert vermesin.Böyle davranıyorum ben,idare et,uyum göster sen.O kadar.

2 yorum:

  1. Benim annem de hiç bir zaman bana bu tarz sorumluluklar vermedi, sadece ekmek almaktı benim görevim ve hiç de şımarık ve sorumsuz olmadım ki Berk daha çok küçük değil mi? Uzman değilim ama bence doğrusunu yapıyorsun.

    YanıtlaSil
  2. Cebimdeki Renkler; hiçbirimiz uzman değiliz ki zaten...Bazen insanın doğrusunu yapıyorsun denmesine ihtiyacı oluyor.Teşekkürler:)

    YanıtlaSil